Atilla Barsan-İnsanlardan öğrendiklerim-2

Hayat bir bahar mevsimi kadar kısa.Yollarsa çok meşakkatli. Bazen zaman insafsız çıkabiliyor,yollar   sarpa sarabiliyor; Yürürken her an başımıza bir sıkıntı gelebilir.İşte insan olmanın sırrı da burada yatmakta.Yeryüzüne eşref-i mahlûkat olarak gönderen Rabbimiz, her türlü yol azığını peşinen cebimize koymuş, kaza belalara karşı da ayetleriyle uyarmış bizi.

Gündelik hayatta karşılaştığım insanları yüzdeye vursam sanırım %95 inde asrın çeşitli hastalıklarını görmek mümkün.(ben de bu dilimin içindeyim sanırım) sıkıştık mı yalana başvuruyor, derde düştük mü geçici çarelere sığınıyoruz.İşlerimizi hep sebeplerle hallediyor, sebeplerin ardındaki perdeyi asla aralamıyoruz. Normal zamanlarda yaradana ettiginiz duayla sıkıştıgınızda ettiginiz dua hiç aynı içerigi taşıdımı hiç. Keşke nadirende olsa yapabilsek yer,yer  zaman zaman aynı duayı.

Sıradan, vasat, dümdüz insanlarız çoğumuz.Geriye kalan %5 lik dilimdeki insanlar (asrımız için söylüyorum) aramızda koskoca okyanusta bir gemi gibi yapayalnız görünüyorlar.Çok azlar.

Bunlardan biriyle yolunuz hiç karşılaştı mı? Dürüst, sadakat sahibi, sözü özü bir, aklı sadece hayra eren insanlar.İş hayatında disiplinli ancak asla katı değil, evinde eşine çocuklarına şefkatli ama asla kuralsız değil.Her şeyi yerli yerinde.Sanki asrın sahabesi.

Ancak ince bir noktayı göz ardı etmeyelim; Efendimizin (sav)  yeryüzüne bir melek değil, bizler gibi eti, kanı, canı olan ölümlü bir fani olarak gönderilme hikmetine binaen biz her daim mükemmel  görünen insanlar mı, yoksa eksik ve kusurlarına rağmen doğru yoldan inhiraf etmemiş “vasat mümin” olmak mı daha makbuldü acaba?

Zaman zaman iş hayatında karşımıza çıkıyor böyleleri.O an sizi etkilemekle kalmıyorlar, size hayatın o kadar da kötü olmadığını, madalyonun bir de arka yüzüne bakmanız gerektiğini fısıldıyorlar duruşlarıyla. Ancak, ben zaman zaman düşünmeden edemiyorum, ya bu görünüşün altında hiç ummadığım şeytani bir takım düşünceler, ya da göremediğim yanlışlar barınıyorsa?Ya çok dürüst olmakla beraber ailesini ihmal ediyorsa, ya sözüne sadık olsa da emanete hıyanet ediyorsa, ya cömertken kıskanç olabiliyorsa?

Hiç kimse ne tam bir melek olabilir, ne de tam bir şeytan.İnsan olanın içinde her ikisine dair nice melekeler vardır.Kimi zamanla körelir, kimi zamanla gürleşir. Asıl tabiatın üzerine yeni yeni fıtratlar bindirmek, giydirmek bizim elimizde.Büyüğümüzün de dediği gibi aslolan “2.fıtrat” ları oluşturabilmekte.

Hayatımda pek çok hatayı insanların görünen yüzüne aldanarak yaptım, hayatımda pek çok güzelliği de insanların görünen yüzünün gerisindeki sırları keşfederek yaşadım.Demek ki insana “insan” gözüyle bakarsak rotamızı çizmemiz daha kolay olacak.Bir insanı melekleştirerek hem ona zarar veririz, hem de onun daha sonraki yapacağı yanlışlar karşısında çok kolay yıkılırız.Bir insanı da külliyen şeytan ilan edersek, ondaki bazı göremediğimiz güzellikleri de ebediyyen yok ederiz, düzelme şansı hiç kalmaz.

Demek ki çevremizdeki, iş hayatındaki, ailemizdeki insanlara %50 ölçüsüyle bakacağız. Ne demek %50 ölçüsü? Batılıların “fifty fifty” dediği olay. Bu insan şimdi böyle ama, sıkıştığı anlarda, bir kaos ortamında, kriz dönemlerinde acaba hala böyle sakin, akıllı ve yardımsever olabiliyor mu? İlişkilerimize %50 kredi ile başlarsak, ya %50’lik bir kaybımız olacak, ya da aramızdakiler zaman geçtikçe %100 bir dostluğa dönüşecek.

Yine de şunu bir yere not etmekte fayda var; melekler sonsuza dek melek kalacak; neyseler o, mertebe yok, kademe yok, bin bir sürpriz içeren sonsuz cennet âlemi yok. Şeytan da sonsuza dek şeytan kalacak, af yok, merhamet yok, düzelme şansı yok.

İnsansa ikisinin de ortasında. Dilerse sonsuz nimetlere gark, Cemalullah’a ebedi komşu olabilir;  dilerse şeytanla dirsek dirseğe, zifiri karanlıklara mahkûm edilebilir. Her ikisine de %50 yakın ve %50 uzak.

Bir adımla ne çok dengeler değişebilir bu durumda. Çok iyi düşünmek gerek.

 

Post Author:

3 thoughts on “Atilla Barsan-İnsanlardan öğrendiklerim-2

    gulay turan

    (February 28, 2011 - 2:35 am)

    kimse mukemmel degil.Yetistirilme sartlarimiz ve tarzimiz kendi kisilik ve karakterimizin olusmasinda cok buyuk etken.Cocuk iyi bir ailede ve toplumda yetisirse saglikli bir birey oluyor.Bugun %95 lik diye bahsettiginiz kisim aslinda ana ve babalarimizin yansiyan aynalari.Bir sonraki nesil ise bizim eserlerimiz olacak.Insanlara gelince…beni bile korkutuyorlar. selamlar.

    cenk

    (February 25, 2011 - 8:04 am)

    bir babanem vardı.iyilik içinde öldü rahmetli.birde komşumuz vardı.kötülük yapa yapa öldü gitti.insan her ikisininde aynı muameleye tabi tuutlmasına razı olmuyorç.iyiki ahiret var iyiki altını kömürden ayrıan bir adalet öteki tarafta..sağolun ışıklı yolunuzdan ayrılmayın asla.

    asude

    (February 25, 2011 - 8:02 am)

    yazınızdan anladığım kadarıyla insanlara güvenmek de zararlı güvenmemekte.ben insan ilişkilerinde hep sağduyuya inanırım.bugün iyi olan yarın pekala kötü olabilir.ona göre davranmalıyız.sizin yazılarınızı çok beğeniyoruz.devamını dileriz.

Leave a Reply