Yavuz Orta – Fatih’in Amele’si

 

Fatih’in Amele’si

Efendim Fatih Sultan Mehmet Istanbul’u almayi aklina koymustur. Kararliligini da “Ya ben Bizansi alirim yada Bizans beni alir.” diyerek dile getirmistir. Rumeli hisarinin hikayesi de  Fatih’in Istanbul’un fethine olan tutkusunun bir gostergesidir. Fatih, Bizans imparatorundan “av kosku” yaptirmak icin toprak istemistir. Imparator alayci bir tavirla bir dana derisi kadar yer verebilecegini soylemistir. Bunun uzerine Yuce Sultan hemen bir dana kestirmis, derisini yuzdurup, bu deriden iplik yaptirmistir. Hisarin yapilacagi alan, bu iplik ile cevrilmistir. Imparator insaata bakmaya geldiginde cok sasirmistir. Itirazini Fatih’e belirttiginde, Fatih,dana derisinden yapilan ipi gostermis ve soyle demistir; ” Ben bu ipi “bir dana derisi”nden yaptirdim. Fazlasi varsa yikalim. ” Imparator ve yanindakiler caresizce susmus ve hisarin yapimina izin vermislerdir.

 

Rumeli hisari 1000 usta ve 2000 amelenin calismasi ile 4 ay gibi kisa bir surede bitirilirmistir. Kus bakisi bakildiginda, Kufi sanatina gore “Muhammed” seklinde oldugu gorulen hisarin plani da  bizzat Fatih Sultan Mehmet tarafindan cizilmistir.

 

Emin Otomotiv’in kurucusu Emin USTUN bey, Amerika ziyaretlerinde; Rumeli hisarini ornek gostererek; yapilan onemsiz gibi gorunen islerin belkide en onemli neden sonuc iliskisi olusturacagindan bahsetmislerdi. Yapilan islerin mikro bolumlere ayrilarak ele alinmasini,  Insanlara yapacagi isleri anlatmadan once, o islerin gayelerini ogreterek resmin tamamini gostermek gerektigini vurgulamislardi. Kucuk isleri basaramayanlarin “cag acip kapatmak” gibi buyuk isleri asla basaramayacaklarini da ekleyerek bitirmislerdi. Belirtildigi gibi, Fatih Sultan Mehmet ve arkadaslari, fetih hazirliklarini kucuk kucuk adimlara bolmusler,en onemsiz gibi gorulen isleri dahi, fetih heyecani icerisinde yapmislardir. Rumeli hisarini 4 ay gibi kisa surede bitiren isciler, hisar insasina konan her bir harcin her bir tasin, Istanbul’ u fethetmek icin gerekli kucuk bir adim olarak gormusler, bu sevk , ask ve heyacani tasimislardir.

 

Koskocaman Istanbul’u fethetmek icin dana derisine sigdirilmis bir Rumeli Hisari, Fethin olmazsa olmazlarindan bir adimdir. Rumeli hisari, yuzolcum olarak cok kucuk ama sonuclara olan etkisi bakimindan cok buyuk bir adimdir. Rumeli hisarinin yapiminda bir tuglasi olan ameleninde buyuk bir payi vardir fetih te.

 

Dusunsenize bir ameleye; sen burada hisar yapiyorsun demek var yada sen burada Istanbul’u fethediyorsun bilincini asilamak var. Istanbul’u fethediyorsun ve Peygamberin isaret ettigi hadi-si serife nail oluyorsun bilincinde olan bir amele ancak, bitirebilir rumeli hisarinin yapimini 4 ay gibi kisa bir surede, o zaman ki teknolojik kosullarinin imkansizliklari icerisinde…

 

Gunumuz insanlarinin en buyuk eksikliklerinden bir tanesidir, resmin tamamina bakamama. Resmin tamamina bakamayan insan hayatini cok rutin yasar, zevk alamaz yaptiklarindan, ve belli bir sure sonra hersey sikici olmaya baslar. Rumeli hisarinin surlarina tas dizen amele yaptigi isin onemini anlayamazsa belli bir sure sonra bu amelelikten yorulacak, ve lezzet alamayacaktir yaptigi islerden…

 

 

Bu konunun cagristirdigi diger bir husus ise; eskiden fetihler topla tufekle gucle kuvvetle yapilirmis. Gunumuzde ise fetihler kalpler feth edilerek yapilmaktadir. Insanlarin kalplerini fetheden kisiler de birer fatihtirler, ya da en azindan fatihin ameleleri. Oyle bir amelelik ki belkide tek on kosulu, cag acip cag kapatmanin…

 

Bu yaklasimdan hareketle, Gurbette yasayanlar olarak, etrafimizdaki yabanci kisiler ile iyi iliskiler kurarak onlarin kalplerini fethedebiliriz. Boylelikle  ozlemini duydugumuz dunya medeniyetini kurma adina buyuk islere imza atmis oluruz. Unutmayalim ki, kat edilecek en uzun mesafeler bile, “kucucuk bir adim”la baslar…

 

Ne mutlu bize ki, bugun Dunya’ nin dort bir tarafinda Fatihler var, onlar rumeli hisarina tas dizmiyorlar belki, ama boncuk boncuk renk renk insan yetistiriyorlar. Saglicakla,

 

Post Author: YavuzOrta

5 thoughts on “Yavuz Orta – Fatih’in Amele’si

    yasemin

    (September 10, 2011 - 9:57 am)

    Yavuz Bey, guzel olmus, cumleleri cok ahenkli buldum. Olaylara bakis acisiniz, tarihi olaylari gunumuze guzel bir nostalji ile tasiyarak yorumlamaniz, cok etkileyici. Ellerinize saglik…

    Rana

    (September 9, 2011 - 11:23 pm)

    Gecmisini hatirlamayanin gelecegi olmazmis.
    Gecmisine bu kadar bagli, bu kadar guzel anlatan bu guzel
    insani yurekten kutluyorum.
    Yazilarinizdan genclerimizin payelenmesini arzu ederek,
    yine egitici ogretici makalelerinizde gorusmek dilegiyle
    saglik esenlik guzel uzun bir omur sizin olsun.

    Kemal Ustun

    (September 9, 2011 - 7:44 pm)

    Yavuz Bey ,

    Yazinizi bir solukta okudum aydinlatici ve yol gosterici buldum.
    Demek ki insan her seyden once bulundugu yeri ve durumunu ,sonrada gidecegi yeri ve durumunu bilmesi gerekir.Bunun icinde hedeflerini belirlemesi gerekli zannederim. Selam ve sevgi ile…

    Emine Kargılı

    (September 9, 2011 - 9:34 am)

    Aslında sizinde dediğiniz gibi yavuz bey, Fatihin fetihleri için geçmişi aramamıza gerek yok o gunün fetihleri silahla kılıçla yapılıyordu, bugunun fetihleri ise insana yatırımla yapılıyor. O yüzden zamanın yada mekanın çok bir ehemmiyeti yok vede Allahın izni ile bu zamandada Fatihler, kutb_u azamlar çok

    buket

    (September 9, 2011 - 7:51 am)

    Yavuz bey; önce o amelenin yüreğine bakmak lazım, yüreğinin yüzölçümü İstanbul kadar olan ameleyle yapılır o hisarlar, o ruhtaki askerle fethedilir istanbul..
    “Ah şu deniz önüme sed çekmeseydi..” diye kükreyen Tarık bin Ziyad gibi yürek coğrafyasına baksın herkes, kendi sınırları nereye kadar?önüne bir Fatih çıksa nereye kadar gidebilecek bir yürek taşıyor acaba?
    Önüne düşen fatihler değil, kendi içindeki yürek ve sınırsız güzelliğe ulaşma tutkusudur insana fetihler yaptıran.Fatih de sonuçta bir insandı..Fethe ve Hadis-i şerife müyesser olma ruhu her amelenin ve her askerin yüreğinde doğdu doğalı yaşamaktaydı zaten.Her amele kendi İstanbul’unun Fatihi, kendi gönül hisarının başmühendisi idi zaten..
    Fatih sadece yürüyün dedi ve yürüdüler..

Leave a Reply